23/10/15

FİLELEFTEROS gazetesinin bugünkü ana haberi "Top tekrar Ankar!da" başlığı altında Türkiye'nin Avrupa Birliği ile müzakere başlıklarının açılması konusu. Gazeteye göre Almanya Şansölyesi Angela Merkel, Cumhurbaşkanı Anastasiadis'ten Kıbrıs Cumhuriyeti'nin dondurduğu Türkiye'nin tam üyelik müzakere başlıklarını açmasını istemedi. Avrupa Halk Partisi kongresi çerçevesinde Merkel ile Anastasiadis Madrid'de bir görüşme gerçekleştirdiler. Merkel, görüşme sırasında başlıklar konusunu açmazken elde edilen bilgilere göre Avrupa Birliği üyeliğine aday devletlerin yaşama geçirmek için üstlendikleri yükümlülüklerden bahsederek Cumhurbaşkanı Anastasiadis'e, "hiçbir kimse için indirime gidilmeyeceği" güvencesi verdi. Bu yaklaşım da müzakere sürecinde ilgi duyduğu müzakere başlıklarının açılması için Türkiye'nin Kıbrıs kökenli yükümlülüklerine yanıt vermesini beklediğini açıklayan Cumhurbaşkanı Anastasiadis'i tamamı ile tatmin etti. Hatırlanacağı üzere Şansölye Angela Merkel geçen Cumartesi-Pazar günleri Erdoğan ve Davutoğlu'na " Başlıkları Lefkoşa ile konuşacağı" sözü vermişti. Madrid'de dün böylesi bir şey yaşanmadı. Geçtiğimiz haftalarda toplanan Avrupa Konseyi toplantısında göçmen krizi konusunda işbirliği yapmasını sağlamak amacıyla Ankara'ya bazı karşılıklar verilmesi çalışmalarında başrol oyuncu konumunda olan Avrupa Komisyonu Başkanı Jan Klot Yunger de Cumhurbaşkanı Anastasiadis'e Merkel'le aynı güvenceleri verdi. Bu arada Komisyon Sözcüsü Mina Andreeva dün, Komisyonu'nun göçmen konusunda Türkiye ile işbirliği yapması uğraşısının Kıbrıs sorununun çözüm uğraşılarının altını oyup oymadığı sorusuna bu iki konunun birbirine bağlanamayacağını yanıtını verdi.

Gazetenin diğer haberlerinden bazıları
Komisyon Başkanı ise Kasulidis'in görüşleriyle uyuşmadı ve su getirilmesi ve birkaç ay önce Türkiye'nin Kıbrıs Münhasır Ekonomik Bölgesi'ne savaş gemisi yollaması nedenleriyle bu başlığın açılmasına karşı çıkılması gerektiği görüşünü savundu.

POLİTİS gazetesinin bugünkü ana haberi Kooperatif Merkez Bankası eski genel müdürünün banka hesaplarının gizliliğinin kaldırılması. Gazeteye göre Kıbrıs'ta ekonomik suçları soruşturanlar Mahkeme kararı ile Kooperatif Merkez Bankası eski Genel Müdür Erotokritu Hlorakitis'in banka hesaplarına erişim hakkı elde ettiler. Eski Genel Müdür'ün banka hesapları şimdi incelenmeye alınacak. Hlorakitis'in yanı sıra eşinin ve eşi ile bağlantılı şirketlerinin de hesapları araştırılacak. Strovolo Kooperatifi'nin eski yöneticilerinden Dimitrakis Stavru'nun hesaplarına erişim için de Mahkeme'den karar alındı. Bu çerçevede Hlorakitis'e verilen milyonlarca Euroluk kredi araştırılacak. Bu arada Kooperatif Merkez Bankası Vasiliği'nden Denetleme Kurulu'ndan iki yöneticinin görevden alınmasının polisin yaptığı araştırmalarda bazı verilere ulaşmada zorluklar yaşaması ile bağlantılı olduğu görüşü var.

Gazetenin diğer haberlerinden bazıları
-EDEK Başkanı Marinos Şizopulos Kıbrıs'a izinsiz ilaç getirilmesi konusunda var olan suçlamaları dün yetkililer karşısında kabul etti. EDEK başkanı Şizopulos İnsanların Kullanımı Amaçlı yasayı farklı yorumlayarak yurt dışından hiçbir zaman toptan ilaç alma niyeti olmadığını ancak kişisel kullanım amaçlı ilaç getirttiğini söyledi. Kişisel kullanım kavramını da kliniğinde kullanılan ilaçlar olarak belirledi. Yasada toptancılık ise genelde toplumuna ilaç sunumu olarak belirlendi ve bu da herhangi birinin ilaç deposu izni olmaması ve eczacı çalıştırmaması durumunda genele ilaç satımını yasaklıyor. Şizopulos'un somut bazı hastaları için izinsiz olarak getirdiği Botox ilacının yasal olması için söz konusu hastaların ismine izin alması gerekiyordu.

SİMERİNİ gazetesinin bugünkü ana haberi Denetleme Kurulu'nun gerçekleştirdiği yeni bir araştırma . Gazeteye göre Denetlme Kurulu'nun Kıbrıstürk mallarının alım satımı ve imar alanlarının değiştirilmesiyle ilgili araştırması birçok kişiyi yakacak nitelikte. Elde edilen haberlere göre bu sürece partiler ve aralarında eski bir bakan ile üst düzey teknokratların da olduğu siyasetçilerin de adı karışmış durumda. İçişleri Bakanı Sokratis Hasikos bu konuda soru sorulmasına müsaade etmedi. Bu arada Denetleme Kurulu da raporla ilgili sızıntı iddialarını reddetti ve sadece konuya ilişkin araştırmanın tamamlandığını belirtmekle yetindi.

Gazetenin diğer haberlerinden bazıları
-DİSİ'nin dün seçim yasasında değişiklikleri öngören yasa teklifini Meclis'e sunması sonrası bu konuda ekspres gelişmeler yaşanması bekleniyor. Güvenilir kaynaklardan elde edilen bilgilere göre teklif gelecek Perşembe günü Meclis genel kurulunda tartışılacak ve oylanacak. Teklifin temel unsuruna ilişkin, yani seçim barajının yükseltilmesine ilişkin DİSİ ile AKEL arasında görüş birliği sağlandığı da belirtiliyor. Bu arada muhalefet partilerinin teklifi önümüzdeki günlerde yetkili parti organlarında ele almaları bekleniyor. Seçim barajı olarak da %5' oranının değil %4 olarak belirlenmesi bekleniyor. DİSİ yasa teklifine gerekçe olarak bu alanda Kıbrıs'ın diğer Avrupa Birliğine üye ülkelere uyumlaştırmasını ileri sürdü. Bu arada EVROKO Başkanı Averof Neofitu seçimlere az bir süre kala seçim yasasının değiştirilmesi girişiminin etik olmadığını söyledi. Bu adımım temsili demokrasiyi yaralayacağı görüşünü savundu. Demokrasinin ve partiler arasında uzlaşma arayışlarının da bu girişimle yaralanacağına vurgu yaptı.

HARAVGİ gazetesinin bugünkü ana haberi gençlerin seçmen listelerine kaydolmama eğilimi içinde olmaları. Gazeteye göre genç seçmenlerin seçmen listelerine kaydolmamaları endişe verici bir boyutta. Veriler bu eğilimin giderek ve özellikle de son üç yıl içerisinde arttığını ortaya koydu. En çok artış da 20 yaşı grubunda. Bu yaş grubundan toplam 9.710 gençten 6105'i kaydını yaptırmadı. 19 yaş grubundan ise 9464 gençten 8.056'sı kaydını yaptırmadı. 18 yaş grubundan ise 8.938 hak sahibinden sadece 66'sı seçmen kütüğüne kayıt yaptırdı.

Gazetenin haberlerinden bazıları
-Meclis Genel Kurulu dün devletin ekonomik durumundan ayrı olan devlet bütçesiyle ilgili 2014 yılı kamu ekonomisi raporunu onayladı. Meclise yapılan sunumdan devlet giderlerinin azalmasının temel nedeninin sosyal politikalar için harcanan paranın azalmasından kaynaklandığı görüldü. 2013 yılında sosyal politikalar çerçevesinde 884 milyon Euro harcanırken bu rakam 2014 yılında 790 milyon Euro'ya çekildi. Emekli maaşları ve ikramiyeler de 686 milyondan 606 milyona indirildi.

ALİTİA gazetesinin bugünkü ana haberi "Güçlü Destek" başlığı altında Avrupa Halk Partisi kongresi . Gazeteye göre Avrupa Halk Partisi ve genelde Avrupalı liderler iki gün süren ve Cumhurbaşkanı Anastasiadis'in devlet başkanı ve Averof Neofitu'nun da DİSİ lideri olarak katıldığı Avrupa Halk Partisi kongresi çerçevesinde Kıbrıs'a güçlü destek verildi. Cumhurbaşkanı Anastasiadis yaptığı konuşmada hem Angela Merkel'in hem de Komisyon Başkanı Yunger'in Türkiye'nin, Avrupa Birliği kararlarında kayda geçirilmiş olduğu şekliyle Kıbrıs kaynaklı yükümlülüklerini yerine getirmesi gerektiği konusunda kendisiyle görüş birliği içinde olduklarını söyledi. Cumhurbaşkanı Kongre'de yaptığı konuşmada Kıbrıs sorununa atıfta bulunurken de Avrupa Birliği'nin müzakere sürecine daha aktif katılımını selamladı. "Kıbrıs sorunu bir Avrupa sorunudur ve Avrupalı çözüm talep etmektedir. Avrupa hukuku ve Avrupa Birliği ile ve değerleriyle ile tam çakışmış İnsan haklarını ve temel özgürlükleri güvence altına alacak ve saygı gösterecek Avrupalı bir çözüm." dedi. Kıbrıs sorunun çözüm zincirinde Türkiye'nin en kritik halkayı oluşturduğunu da ifade etti ve " Kıbrıs sorununun çözümünün sadece Kıbrıs halkının değil ama tüm bölgenin, Avrupa Birliği-Türkiye ve Avrupa Birliği-NATO ilişkilerinin de yararına olacağından eminim. Türkiye'nin bu çağrıya yanıt vereceğini umut ediyorum ve bunu bekliyorum" dedi. DİSİ Başkanı Averof Neofitu da kongrede önemli temaslarda bulundu ve özellikle de Avrupa Halk Partisi eylem programında Kıbrıs için güçlü ifadelerin yer almasını sağladı. Programda Kıbrıs sorununa Birleşmiş Milletler kararları ve Avrupa ilkleri temelinde bütünsel çözüm bulunması için Türkiye'den tüm zorunlu adımları atması istendi. Kıbrıs'ın Avrupa Birliği'nin bir üyesi olarak bölgede istikrarın sağlanmasında ve denizlerinde bulunan hidro karbon nedeniyle Avrupa Birliği'ne güvenli enerji sağlanmasında oynadığı merkezi role atıfta bulunuldu. Türkiye'den adadaki askerlerini çekmesi ve Avrupa Birliği'ne üye herhangi bir ülkeye yönelik tehditlerde ve gerginlik yaratacak eylemlerde bulunmaktan kaçınması istendi. Ankara Protokolünü uygulaması, Mağusa'yı yasal sakinlerine geri vermesi ve üy devletlerin egemenlikleri saygı göstermesi de talep edildi.